ILO Türkiye Ofisi’nin daveti üzerine 17 Haziran Cumartesi günü 11:30’da, HEP-SEN Başkanı Yunus Şimşek, Başdanışmanı Canberk Akdeniz ve Birleşik Kamu İş Konfederasyonu’nu temsilen Genel Sağlık İş Genel Mali Sekreteri Erman Açıkgöz ve Genel Hukuk ve TİS Sekreteri Yalçın Çiftçi, heyet halinde Direktör Giovanni Di Cola ile görüşme sağlamıştır.
Görüşme detaylarına ilişkin ortak basın açıklamamızı kamuoyuna arz ederiz.
Değerli kamu emekçileri;
Sendikal baraj uygulaması emek mücadelesi sürdüren her sendikanın, konfederasyonun; bu işi bilen her milletvekilinin, her emekçinin ve dahası Danıştay’ın net olarak ortaya koyduğu şekilde, mesnetsizdir, anayasaya aykırıdır.
Burada oynanan oyun, kamu sendikal örgütlenmesi önüne gerilmeye çalışılan bir settir ve yoksullukla karşı karşıya bırakılan kamu emekçilerine bir zulümdür.
Örgütlenmeme özgürlüğünü kullanan, istese de mevzuat gereği sendika üyesi olamayan kamu görevlilerine yapılan bir ayrımcılıktır.
Bu sistem kontrollü sendikacılığın hüküm sürdüğü, onlardan olmayanın cezalandırıldığı bir aymazlıktır.
Devletimizin teminatı anayasamıza, yine devletimizin söz vererek altına imza attığı uluslararası sözleşmelere açıkça aykırı olan bu uygulamanın yürürlüğe girmemesi için birçok sendika meclis kapılarını aşındırmış, gece saatlerinde grup görüşmelerinde saatlerce direnmiş, eylemler yapmış, kısacası elinden ne gelebiliyorsa uygulamıştır.
Danıştay tarafından 2021 tarihinde, anayasamıza aykırılık teşkil ettiği için yürütmesi durdurulan bu uygulama, yeniden torba yasa ile gündeme taşınınca ILO ile tekrar görüşmeler başlatılmıştır.
Bugüne kadar 2 kez ILO ile görüşme gerçekleştirilmiştir.
Ancak, iletilen rapor ve dilekçelere, yapılan görüşmelere karşın ILO tarafından konu hakkında geri bildirim alınamadığından; yapılan diğer girişimlerimiz de sonuçsuz kaldığından ve şu anda Anayasa Mahkemesinin bu konuyu gündemine almamada diretmesinden dolayı, ILO’nun sessizliği, emek mücadelesi sürdüren sendikaların hassasiyetini yıpratmıştır.
Bu noktada, ulusal ve uluslararası platformlarda konuya dikkat çekmemiz üzerine, ILO Türkiye Ofisi, konu üzerine görüşmek üzere diyalog çağrısında bulunmuştur.
Ofisin, bir resmî tatil gününde kapısını bizlere açması ve “Burası sizin eviniz” söylemi, diyalog çağrılarında samimi olunduğunu ortaya koymuştur.
Yapılan diplomatik görüşmede, ILO’nun sessizliği sorulmuş; bu uygulama nedeniyle YÜZ BİN memurun maddi zarara uğrayacağı, İKİ YÜZ’DEN fazla kamu sendikasının kapanma riski ile karşı karşıya kalacağı ve Anayasa Mahkemesinin, daha önce anayasaya aykırı bulunan bu düzenlemeyi hala gündemine almamasından doğan endişemiz dile getirilmiş; var olan “Karşıt ses bırakmama” yaklaşımının kamu sendikacılığını bitireceğine yönelik düşüncemiz sesli şekilde ifade edilmiştir.
ILO Genel Merkezi’ndeki ilgili direktörlerle görüşme talebimiz, Çalışma Bakanlığı, konfederasyonlar ve sendikaların yer alacağı, anti-demokratik bulduğumuz tüm uygulamaların ILO Türkiye ev sahipliğinde konunun tüm taraflarınca görüşüleceği toplantı talebimiz iletilmiştir.
ILO Türkiye Ofisi’nin talebi üzerine daha önce genel merkezlerine gönderilen dilekçe ve raporlar yeniden bir rapor olarak sunulacaktır.
Ayrıca, ortak toplantı talebimizi iletecek, buna ek olarak Temmuz ayında birçok sendikanın da yer alacağı toplantıda yer alacağız.
Diplomatik teamülü aşarak bir tatil günü diyalog adımı atan, sürece hassasiyetle yaklaşan, yakın zamanda Cenevre’de genel merkezde gerçekleştireceği görüşmelerinde konunun takipçisi olacağını ileten Sn. Giovanni’ye, diplomatik görüşmenin gerçekleşmesinde emeği olan ILO Türkiye Ofisi yetkililerine teşekkür ediyoruz.
Anayasamıza ve ILO sözleşmelerine aykırı durumların diyalogla çözüleceğini umut ediyor, ILO başta olmak üzere ulusal ve uluslararası yetkili makamların harekete geçmesini bekliyoruz.
Saygıyla arz ederiz.
#HepSen #HepSenILOGörüşmesi #ILO #NedenHepSen #SendikalDarbe #SendikalÖzgürlük